Diyarbakır 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada iddia makamı, önceki duruşmada verdiği mütalaayı tekrarlayarak ceza verilmesini istedi. İddia makamı, Çoban hakkında 1 yıl 8 ay 25 gün hapis cezasının açıklanmasını, Çoban’ın ise 7/2 sayılı Kanun’un 7/2 maddesinden hapis cezasına çarptırılmasını talep etti. TCK’nın ceza artırım hükümlerini düzenleyen 43’üncü maddesi kapsamında Çoban’a verilecek hapis cezasının artırılmasını talep etti.
‘TALEP ZAMAN AŞIMI NEDENİYLE KAPATILMALIDIR’,
Mezopotamya Haber Ajansı’nda yer alan habere göre, Çoban’ın katılmadığı duruşmada mütalaaya karşı savunma yapan Çoban’ın avukatı Resul Temur, dava açma sürelerinin 5599 sayılı Kanun’da belirlendiğinin altını çizdi. basılı yayınlardan her birinin birer nüshasını matbaadan ayrılmadan önce matbaanın bulunduğu yer savcılığına teslim etmek, teslim süresinden itibaren bu süre içinde dava açmak zorunludur. Davadaki gazete sayılarının üslubuna uygun olarak basılan nüshaları matbaanın bulunduğu yerin savcılığına teslim edilmiş ve ilgili alındı belgelerinin düzenlendiğine dair belgeler dosyanın ortasına konulmuştur. makbuz belgelerindeki tarihler ile iddianame tarihleri arasında 4 ayı aşan bir süredir. Dolayısıyla muhakeme kuralı yerine getirilmemiştir ve davanın reddi gerekir” dedi.
‘HABER AMACIYLA YAPILMIŞTIR VE SUÇ OLUŞTURMAZ’
Terörle Mücadele Kanunu’nun 7. maddesinde yapılan değişiklikle “Haberlerin sonunu geçmeyen veya eleştiri amacıyla yapılan niyet beyanlarının suç oluşturmadığına” ibaresinin eklendiğine dikkat çekilerek, Temur, “Müvekkilin gazeteci olduğu ve yargılama konusu haberlerin gazetecilik kapsamında habercilik yapmak amacıyla yapılan faaliyetlerden oluştuğu dikkate alınmalıdır. Beraat kararı verilmesi gerektiği açıktır” dedi. Müvekkil aleyhine ileri sürülen iddia ve hüküm, müvekkilin basın faaliyetlerinden kaynaklanmaktadır” dedi.
“ELLEŞTİRME BASINA VERİLMİŞ BİR MİSYONDUR”
Temur, suçlama konusu haber ve yazıların düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında olduğunun altını çizerek, “Verilen karar, basın ve ifade özgürlüğünün ihlali anlamına gelir. Basın ve ifade özgürlüğü iç içedir. olaylar hakkında bilgi vermek, toplumu bu konularda düşündürmek, toplumda yaşayan bireyleri bilinçlendirmek, halkı ilgilendiren konuları tekrar eleştirmek ve denetlemek de basına verilmiş bir görevdir. Haber alma hakkı, haber alma, toplama, verme ve yorumlama hakkını da kapsar.Haberleri eleştirme hakkı da ifade özgürlüğü hakkının içinde yer alan ve onu kullanma biçimini oluşturan haklardır. müvekkil için iddianamenin sevk konusu olan TMK 7/2 kapsamında manevi unsurun gerçekleştiğini söyledi.”
Temur, örgütle ilgili haberlerin cezaya yol açamayacağını belirterek, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin daha sert telaffuzları düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirdiğine dikkat çekerek, müvekkilinin beraatini talep etti.
1 YIL 6 AY HAPİS
Davanın bir önceki kararında 1 yıl 8 ay olarak hesaplanan cezanın hesap hatasından kaynaklandığını belirten mahkeme heyeti, hesap hatasını düzelterek Çoban’ı 1 yıl 6 ay 22 gün hapis cezasına çarptırdı. (HABER MERKEZİ)
