Türk Uzay Ajansı Başkanı’ndan 55 milyon dolar eleştirilerine yanıt: Futbol baskınında bu miktardan fazlası çalındı
Kübra Par’ın TV100’de sunduğu “Farklı Açılar” programında, Türkiye’nin ilk insanlı uzay görevi kapsamında astronot Alper Gezeravcı’nın da yer aldığı uzay yolculuğu ele alındı. Türkiye Uzay Ajansı Kurucu Başkanı Serdar Hüseyin Yıldırım, uzay yolculuğunun 55 milyon dolara mal olduğu yönündeki eleştirilere yanıt vererek, “Uzay çalışmaları pahalı. Bu yatırımları yapmazsak bir miktar diyorum, harcamazsak” dedi. Bir miktar uzay çalışmalarına harcanan rakamlar çok büyük rakamlar değil. Bir yazarımız geçen gün yazısında şöyle yazmıştı: “Çok beğendim. Türkiye’de futbolcuların da dahil olduğu bir dolandırıcılık operasyonuydu. ‘Bundan çok daha fazlası çalındı’ dedi. Bu öyle bir rakam ki. Bu, Türkiye’de pek çok kişinin hesabında olan bir rakam.”
CANLI YAYINDA ELEŞTİRİSİNE 55 MİLYON DOLAR CEVAP VERDİ
Türkiye Uzay Ajansı Kurucu Başkanı Serdar Hüseyin Yıldırım, katıldığı canlı yayında, “Maliyet konusunda birçok soru var. 55 milyon dolar sadece Uzay’a mı ödenecek?” sorusuna şu cevabı verdi: “Uzay çalışmaları” değerli çalışmalardır. Burada tek ölçü para değil. ‘Keşke kendi roketimizle gitseydik’ şeklinde bir eleştiri duyuyorum. Elbette ben de bunu diliyorum ama bu bir süreç. Bunlar 70 yıldır uzayda bu çalışmaları yapan ülkelerin kurduğu sistemler. Maalesef bu konuda geç başladık. Geride kalıyoruz, bu bir gerçek ama aradaki farkı kapatmak için gerekli çalışmaları yapıyoruz. Bu bir süreç, öğrenerek ilerleyeceğiz.
“HARCANAN RAKAMLAR ÇOK BÜYÜK SAYILAR DEĞİL”
Tüm bu teknolojik gelişmeye rağmen dünyada insanlı uzay uçuşu gerçekleştirebilen sadece üç ülke var. Amerika, Rusya ve Çin. Bakın Japon uzay ajansıyla TUA’mızın çok iyi ilişkileri var. Aramızda bir iş birliği protokolü var. Kendileriyle bunu konuştuk ve astronot eğitimini sizden alalım dedik. ‘Hayır, bu teknolojiye sahip olmamıza rağmen bu işi Amerikalılarla yapıyoruz’ dediler. Avrupa Birliği’nin astronotu da bu kapsülle birlikte gitti. Gidebilecek yalnızca bu kapsül var. İsteseniz de istemeseniz de bunu yapmak zorundasınız. Dolayısıyla oraya varmadan önce katetmemiz gereken hâlâ uzun bir yol var. Açıklığa kavuşturayım. Bu bir öğrenme sürecidir. Aynı eleştiriyi yapanlardan bunu çok duydum. ‘Ellerimizi aya doğru, yayayız.’ Her zaman söylendi. Peki bu nasıl değişecek? Bu yatırımları yapmazsak, harcamazsak bir tedbir diyorum, uzay çalışmalarında harcanan rakamlar çok büyük rakamlar değil.
“DOLANDIRICILARA DAHA FAZLA PARA KAYBEDİLDİ”
Mantıklı olmayan karşılaştırmalar yapılırsa elma ve armut gibidir. Elbette insanların kafası karışabilir. Geçen gün bir yazarımız yazısında şunu yazmış, çok beğendim. Türkiye’de futbolcuların dahil olduğu bir dolandırıcılık operasyonuydu. ‘Bundan çok daha fazlası çalındı’ dedi. Bu öyle bir rakam ki. Türkiye’de pek çok kişinin hesabında kalan bir rakam.
“DEVLET İÇİN BÜYÜK SAYILAR”
Bunlar devlet için çok büyük rakamlar değil. Özellikle bu tür projeler için hiçbir şey değil. Elbette öncelikler var. Bunda hiç şüphe yok. Öncelikler çerçevesinde alana da tedbir tahsis edilecek. Ama ‘Uzaya gitmeyelim, onun yerine yollar, hastaneler yapalım’ demek doğru değil.”
